İŞTE O MAÇ
Yeniden hepinize merhaba..! Baharın tüm güzelliklerle bezediği,yaz mevsiminin göz kırpmaya başladığı şu günlerde gurbette bir başka olur sıla hasreti.Günlerin uzadığı Mayıs ayının ortalarındayız Okulumuzda merkezi müzik yayını ile sevgi ve özlem şarkıları ile güne başlıyoruz . Bir taraftan son derece ciddi şekilde 19 Mayıs törenlerine hazırlanıyor, bir taraftan da son sınavlarımızı oluyoruz.Sınıf geçenler belli olmuş, tekleyenler son bir çırpınış içerisindeler..Bunun yanında hem öğleyin dağılacağımız için hem de akabinde nefis kuzu kızartması ziyafeti için Cumartesi sabahları daha neşeliyiz. Sene sonunun yaklaştığı bu günlerde içimiz kıpır kıpır enerji ve neşe doluyuz. Hareketli mi hareketli, yerimizde duramıyoruz. Gündemimizde,bir arkadaşımızın ortaya çıkardığı maç izleme heyecan ve telaşı var. Tarih 17 Mayıs 1974 günlerden Cuma. Televizyonların henüz siyah beyaz ve tek kanal olduğu günler..Zeytinli köyünde Rum kahvehanesinde Yunan televziyonunun naklen vereceği maçı izlemeye gideceğiz. Okulda akşam yemeğinin hemen ardından, gruplar halinde düştük 3 km mesafedeki Zeytinli köyü yollarına. Yol boyunca sohbetlerin konusu hep akşamki maç ile ilgili.. Duyduklarımıza göre: Daha iki gün evvel kıran kırana bir mücadele ile maç uzatmaya gitmiş.İspanyol takımı Atletico Madrid 1-0 önde iken uzatmanın son saniyesinde schwarzenbek' in altın golü ile Alman takımı Bayern Münih eşitliği sağlayarak karşılaşma 1-1 sona ermiş ve maçın tekrarına karar verilmişti. Bu geceki maçta gönlümüz Alman takımından yana idi. Gerek daha önceki turda Galatasarayımızı 0-0 ve 1-0 lık skorlarla güçlükle elemiş olması,gerekse bu turdan bir önceki Cetlic ikarşılaşmasında Türk hakemimiz Doğan Babacan dan 3 kırmızı kart görmeleri yüzünden İspanyol takımına antipati ile bakıyor Alman takımına daha çok sempati duyuyorduk. Köydeki hınça hınç doldurduğumuz Rum kahvehanesindeki yerimizi aldık. İlk defa yabancı bir televizyon kanalında yabancı bir sunumda maçı izlemeye başladık. Başlangıçta biraz tuhaf gibi gelse de kısa zamanda alıştık yerli kanal izler gibi. Gözlerimiz sahadaki top ve peşinden koşan 22 oyuncuda, kulağımız ise spikerin aktardığı oyuncu isimlerinde idi. Efsane Alman takımında kimler yok ki? Kaleci Mayer , Kaptan Beckenbauer , Gol makinesi Müller..Dikkat ve heyecanla izlediğimiz bu karşılaşmadan sonra kim derdi ki Alman takımının tüm oyuncularının isimlerinin yıllarca hafızamızda yer edineceği..? Nasıl geçtiğini anlayamadığımız karşılaşmayı tuttuğumuz Alman takımı Bayern Münih, HÖENES (2) ve MÜLLER (2) in golleri ile 4-0 gibi farklı skorla kazandı ve bu turnuvanın ilk kupasını aldı. Gittiğimize değen, içtiğimiz çayların parasını ödeyip, ayrıldık kahvehaneden. Ay ışığında gece yarısı döndük tekrar ,deliksiz tatlı bir uykuya dalıp yattığımız yeri beğeneceğimiz okulumuz yatakhanesine. MUSRE (M.Rıdvan ERTAN) Gazeteci- Eğitimci ISPARTA
Okul
MUSRE
|
|